Sosyal Medya Ve Yeni Bir Hastalık Ördek Sendromu
Salgın hastalıklarla mücadele yılı olarak belirlenen 2020 ‘de gördüğümüz ve görmediğimiz birden fazla salgın hastalık olduğunu söylesek ne düşünürsünüz? Şaşırmayın lakin salgın boyutunda yayılan ruhsal ve psikolojik hastalıkların sayısı da her geçen gün artıyor.
Bunlardan biri de adı oldukça sevimli olan ancak kendi o kadar sevimli olmayan ördek sendromu.
Ördek Sendromu Nedir?
Kişisel yetersizlik hissi en kısa tanımı olarak belirlenen bu hastalık derinlemesine incelendiğinde tablonun pek iç açıcı olmadığın görmekteyiz. Çünkü çok büyük bir kitle ördek sendromu ile baş etmek zorundadır.
Özellikle sosyal yaşamda ve sosyal medyada zahmetsiz bir şekilde lüks ve konfor elde ettiğini ve çok mutlu olduğunu gösteren söyleyen insanlar olduğunu bilir ve görürüz. Bu insanlara bakıp kendi hayatlarımızı beğenmez ve nasıl oluyor da her şeye sahip olunabiliyor ve bütün bunları zahmetsiz bir biçimde yapabiliyorlar diye düşünürüz. Bu bize görünen tarafıdır bir de görünmeyen yüzünde olanlara bakalım:
Hastalık ismini ördeklerin yüzerken sergilediği sakin duruştan esinlenerek almıştır. Suda hiçbir çaba göstermeden yüzdüğünü düşündüğümüz ördeklerin bir de suyun altında gösterdikleri çaba vardır ki onu göremeyiz.
İşte hastalığa verilen isim de tam da ördeklerin hareket mekanizmasının hastalığa bu denli benzemesinden geliyor.
Bize bunu dayatan ve her şey mükemmelmiş gibi göstermek durumunda bırakan mecranın kendisi de sosyal medyanın ta kendisi.
Elbette daha fazla risk altında olan bir kesim var ama unutmamak gerekir ki hepimizi ördek sendromuna karşı risk altındayız.
Risk altındaki gruplar nelerdir?
Z Kuşağı
Z kuşağı olarak tanımlanan teknolojinin içine doğmuş nesil ördek sendromuna karşı risk altındadır. En yakın çevrenizde henüz 15 yaşına dahi değmemiş çocukların, sürekli sosyal medyadan bahsettiğine şahit oluyorsanız, onları sevinçten havaya zıplatan like sayıları ve takipçilerse orada bir ördek sendromu oluştuğundan emin olabilirsiniz.
Bağımlı Kişilik Yapısına Sahip Bireyler
Ruh sağlığını, mutluluğunu bir şeyin varlığına bağlayan bireyler de ördek sendromuna karşı risk altındadır.
Mükemmeliyetçi Yapıdaki İnsanlar
Her şeyin mükemmel olmasını isteyen insanların da ördek sendromuna yakalanması muhtemeldir. Her şey aynı anda mükemmel olamaz ama mükemmeliyetçi insanlar olayları öyle algılayabilir ve algılatabilir.
Travmaya Maruz Kalanlar
Ördek sendromunu tetikleyen en önemli etkenin bireyin kendi içerisinde yaşadığı yetersizlik duygusu olduğunu unutmamak gerekmektedir. Çocukluk travmaları ve eksiklik hisleri de sizi ördek sendromu ile karşı karşıya getirebilir.
Kendimizi hiç kimseye ya da hiçbir mecraya ispat etmek zorunda olmadığınızı öğrenmek, tedavinin ilk aşaması olacaktır. Hayatımızın kendi halinin de kıymetli olduğunun bilincinde olarak yaşama devam etmeliyiz.
Tek başınıza bunun üstesinden gelemiyorsak da mutlaka psikolojik destek ve yardım almalıyız.